Foma. Максим ГорькийЧитать онлайн книгу.
sarımtırak gözlerini kırpıştırarak, “Baban aklını kaybetti…” dedi telaşlı bir sesle.
“Çok mu içiyor?”
“İçmekten besbeter! Tamamıyla çıldırdı.”
“Ne diyorsunuz! Aman Allah’ım!.. Anlatın…”
“Birdenbire bir kadın peydah oldu yanında, anlıyor musun?”
Kendi Pelajya’sını hatırlayan ve bundan da yeni bir sevinç duyan Foma haykırdı:
“Peki sonra?”
“Sonrası, yapıştı babana, emiyor!”
“Nasıl bir kadın? Çıtkırıldım mı yoksa?”
“Ne çıtkırıldım hem de bilsen!.. Yere bakan yürek yakan cinsinden… Tam yetmiş beş bin rublesini çekip aldı da cebinden, seninki gık bile demedi; üstelik memnun bir şekilde sırıtıyor!”
“Allah Allah! Kim bu peki?”
“Sofya Medinski… Mimarın karısı…”
“Hem de o! İmkânı yok, olamaz… Sakın kadını metres tutmuş olmasın babam?”
Boğuk ve şaşkın bir sesle sormuştu Foma bunu. Vaftiz babası ondan şöyle bir açılıp, gözlerini gülünç bir şekilde devirerek baktı ve sonra tedirgin bir sesle, “Görüyorum ki sen de pusulayı şaşırmışsın evladım!” dedi. “Sen de kaybetmişsin aklını! Evet. Toparla kendini hemen!.. İnsan yetmiş üç yaşında, metres mi tutarmış!.. Üstelik de yetmiş beş bin rubleye!.. Nereden çıkardın bunu, aman ya Rabbi?.. İnyat’a anlatacağım dur hele!..”
Keçi sakalını ufak hoplayışlarla titreten kesik ve ince bir gülüşle gülüyordu Mayakin. Ve Foma, işin aslını anlayıncaya kadar bir hayli çabaladı. Hiç âdeti olmadığı hâlde, tedirgin ve heyecanlıydı ihtiyar; daima dengeli olan konuşması darmadağındı bu sefer ve hikâyesini birden kesip, küfretmeye ve balgam atmaya koyulmaktaydı. Meseleyi zoru zoruna kavradı Foma: Çok zengin bir mimarın karısı olan ve bütün şehir tarafından, her çeşit hayır kurumu için yorulmak nedir bilmeden çalışıp didinmesiyle tanınan Sofya Pavlovna Medinski, bir düşkünler yurdu, okuma salonu ve bir halk kitaplığı kurmak üzere İnyat’ı yetmiş beş bin ruble vermeye razı etmişti. İnyat çoktan toka etmişti parayı; bu yetmezmiş gibi gazetelerin de diline düşmüştü. İki günden beri bütün gazeteler, bu cömertliğin, yani budalalığın övgüsüyle dolup taşıyordu…
Foma o kadını defalarca görmüştü sokakta; ufak tefekti, şehrin en güzel kadınlarından biri sayılıyordu ve biraz kötü bir şöhreti vardı.
Vaftiz babası hikâyesini bitirdiğinde, “Hay Allah!..” diye haykırdı Foma. “Ben de bir şey sanmıştım… Ve düşünüyordum ki…”
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.