Tom Amca’nın Kulübesi. Гарриет Бичер-СтоуЧитать онлайн книгу.
temin ediyorum.” dedi davar tüccarı. “Onu tutar ve ondan para kazanır, sonra da döner ve oğlanı sağ elinden işaretler. Elime bir fırsat geçseydi, ben de onu dağlardım, bir tane de o taşısın.”
“Bu bilmiş zenciler çok can sıkıcı ve alaycı.” dedi odanın diğer tarafından kaba saba görünümlü biri. “Bu yüzden kesilip işaretleniyorlar. İyi davransalardı öyle olmazdı.”
“Başka bir deyişle, Tanrı onları insan olarak yarattı ve onları canavara dönüştürmek için iyice canlarını sıkmak gerekir.” dedi davar tüccarı kuru bir sesle.
“Akıllı zenciler efendilerine fayda sağlamaz.” diye devam etti diğeri, karşısındakinin aşağılamasından kaba, bilinçsiz bir duygusuzluk içinde lafını söylüyordu. “Kendin onları kullanamıyorsan, yeteneğin falan anlamı ne? Tek bildikleri yarar seni kandırmaktır. Benim de böyle bir iki kölem vardı, onları nehrin aşağısına sattım gitti. Öyle yapmasaydım, nasılsa onları kaybedecektim.”
“Sen en iyisi Tanrı’ya ruhları olmayan bir takım ısmarla.” dedi davar tüccarı.
Burada konuşma otele küçük, tek atlı, hafif bir arabanın yaklaşmasıyla kesildi. Nazik bir görünüşü vardı, koltukta iyi giyimli, beyefendi görünümlü bir adam oturuyor, zenci bir hizmetçi arabayı sürüyordu.
Bütün herkes yağmurlu bir günde aylak gezenlerin her yeni geleni incelediği gibi, yeni geleni ilgiyle inceledi. Çok uzun boyluydu, koyu, İspanyol gibi bir teni, güzel, anlamlı kara gözleri ve kıvırcığa yakın, parlak siyah saçları vardı. Güzel biçimli gaga burnu, düz ince dudakları, iyi gelişmiş kolları ve bacaklarının hayranlık uyandıran şekli pek sık rastlanmayan bir şey olduğu fikriyle hemence herkesi etkiledi. İnsanlar içinde rahatça yürüdü ve hizmetçisine sandığı nereye koyacağını baş işaretiyle gösterdi, insanları selamladı, elinde şapkasıyla sakince bara yürüdü, adını Oaklands, Shelby Bölgesi’nden Henry Butter olarak verdi. Kayıtsız bir tavırla dönerek, ilana yavaşça yürüdü ve onu okudu.
“Jim.” dedi adamına. “Bunun gibi bir oğlana Beman’da rastladık sanırım, öyle değil mi?”
“Evet, efendim.” dedi Jim. “Sadece el konusunda emin değilim.”
“Eh, ben de bakmadım, elbette.” dedi yabancı umursamaz bir esnemeyle. Daha sonra ev sahibine giderek, hemen bir yazılacak yazıları olduğunu belirtip özel bir oda istediğini söyledi.
Ev sahibi dalkavukluk edip genç yaşlı, kadın erkek, büyük küçük yedi tane zenci ayarladı, çok geçmeden Efendi’nin odasını hazırlama gayretiyle keklik sürüsü gibi vızır vızır dönmeye, koşuşturmaya, birbirlerinin ayaklarına basmaya ve birbirilerinin üzerine devrilmeye başladılar, o ise bu sırada odanın ortasında bir sandalyede rahatça oturuyor ve yanında oturan adamla konuşuyordu.
Конец ознакомительного фрагмента.
Текст предоставлен ООО «Литрес».
Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.
Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.